ABD’de Sıkı Vergi İndirimi Kuralları 60 GW’lık Güneş Enerjisi Projesini Tehlikeye Atıyor
-
Yayınlayan:
GENSED
ABD Hazine Bakanlığı’nın güneş enerjisi vergi kredilerinde “inşaatın başlangıcı” tanımını katılaştırması, 2030’a kadar planlanan 60 GW’lık güneş enerjisi kapasitesinin devre dışı kalmasına yol açabilir. Clean Energy Associates (CEA) ve sektör temsilcileri, bu durumun hem yatırımcı güvenini hem de temiz enerji hedeflerini ciddi şekilde zedeleyeceği uyarısında bulunuyor.
Anahtar Noktalar
- 60 GW’lık güneş enerji kapasitesi risk altında
- Yeni kurallar, 45Y Üretim Vergisi Kredisi (PTC) ve 48E Yatırım Vergisi Kredisi (ITC) için “inşaatın başlangıcı” kriterini daraltıyor
- %5 maliyet harcaması veya sahada önemli fiziksel çalışma şartı öne çıkıyor
- Daha sıkı yorumlama geriye dönük uygulanırsa milyarlarca dolar yatırım etkilenebilir
- Wood Mackenzie: 10 yıllık kurulumlarda %17 düşüş bekleniyor
- Projeler, izin süreçlerindeki darboğazlar nedeniyle uygunluk penceresini kaçırabilir
- Ekipmanlarda ek tarifeler sektöre ilave risk yaratıyor
Vergi Kredilerinde Kritik Daralma
Yürütme Emri ve Etkileri
8 Temmuz’da Başkan Donald Trump’ın imzaladığı yürütme emri, Hazine’ye 45Y Üretim Vergisi Kredisi (PTC) ve 48E Yatırım Vergisi Kredisi (ITC) kriterlerini sıkılaştırma talimatı verdi. Buna göre, yasa yürürlüğe girdikten sonraki 12 ay içinde inşaata başlayan veya 2028’e kadar hizmete alınan projeler krediden yararlanabilecek.
CEA, “inşaatın başlangıcı” ifadesinin dar yorumlanmasının, güvenli liman kapsamında değerlendirilecek projeleri azaltarak 60 GW’lık kapasitenin iptaline yol açabileceğini öngörüyor.
Finansal ve Operasyonel Baskı
Sektör uzmanları, güvenli liman statüsü için proje maliyetinin en az %5’inin üstlenilmesi veya sahada “önemli nitelikte fiziksel çalışma” yapılmasının şart olacağını belirtiyor. Ancak bu kriterler, izin süreci uzun süren projeler için ciddi bir engel oluşturuyor.
Greenprint Capital’den Peter DeFazio, kuralların geriye dönük uygulanmasının milyarlarca dolarlık yatırımın boşa gitmesine yol açabileceğini vurguluyor.
Uzun Vadeli Riskler
Wood Mackenzie’ye göre, daha sıkı kurallar güneş enerjisi sektöründe 10 yıllık kurulumların %17 düşerek 375 GW’a gerilemesine neden olabilir. Ayrıca, polisilikon ve fotovoltaik modüller gibi kritik ekipmanlara yönelik ek tarifeler, projelerin maliyetlerini artırarak yeni yatırımları yavaşlatabilir.
Sonuç
ABD’de vergi kredilerine getirilecek katı yorumlar, yalnızca kısa vadeli proje iptallerine değil, uzun vadede temiz enerji hedeflerinin sekteye uğramasına yol açabilir. Sektör, hem düzenleyici belirsizliğin hem de tarifelerin oluşturduğu çifte baskıyla karşı karşıya.
